- çatlamak
- растрескиваться, трескаться, лопаться
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
çatlamak — nsz 1) Parçaları ayrılıp dağılmayacak biçimde yarılmak Bardak çatladı. 2) Bir yüzeyde kırışıklar, çizgiler oluşmak Meşin ciltlerin çoğu kıvrılmış, bir kısmı da arkalarından çatlamıştı. A. H. Tanpınar 3) mec. Aşırı yemekten, içmekten, yorgunluktan … Çağatay Osmanlı Sözlük
çatır çatır çatlamak — 1) çok çatlamak Kızgın güneşe maruz bırakılmış çam fıstıkları çatır çatır çatlıyor, sapır sapır dökülüyordu. E. E. Talu 2) çok kıskanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
meraktan çatlamak — merakından çatlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çağlamadan çatlamak — gerekli olgunluğa erişmeden olgun davranışlarda bulunmak, büyüklük taslamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
hırsından çatlamak — öfkeyle birlikte aşırı derecede kıskanmak Ben kısa yazamıyorum öykülerimi diye hırsımdan çatlıyorum. N. Meriç … Çağatay Osmanlı Sözlük
göbeği çatlamak — birçok güçlüğü yenmek için çok uğraşmak Meclisten geçirinceye kadar göbeğim çatlamıştı. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
merakından çatlamak — 1) çok kaygılanmak 2) bir şeyi öğrenmek isteğini aşırı ölçüde duymak Rica ederim söyleyiniz, merakımdan çatlayacağım. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
başı çatlamak — başı çok ağrımak … Çağatay Osmanlı Sözlük
büksülmek — çatlamak, yanlmak II, 229 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yarılmak — çatlamak, kanamak … Beypazari ağzindan sözcükler
merak — is., Ar. merāḳ 1) Bir şeyi anlamak veya öğrenmek için duyulan istek Ona bu merak nereden, nasıl, niçin, ne zaman illet olmuştur diye az kafa yormadım. H. Taner 2) Bir şeyi edinme, yapma, bir şeyle uğraşma isteği Öteden beri güzel giyinmeye, güzel … Çağatay Osmanlı Sözlük